SEMPOZYUM(BİLGİ ŞÖLENİ) TÜRÜ VE ÖZELLİKLERİ
Sempozyum Nedir?
Küçük bir konuşmacı gurubu, belirli bir konunun belirli yönlerini kendi içinde paylaşır. Konuşmacıların her biri konunun ayrı bir yönünü seçer, o yön üzerinde hazırlanır. Böyle önceden seçilen, sanatsal, bilimsel, düşünsel bir değer taşıyan konuların belirli yönlerinin sırayla ele alınıp sunulmasıdır sempozyum. Bu türden tartışmalı bilimsel toplantıların da konuşmacı sayısı sınırlıdır: En az üç, en çok altı. Diyelim ki, “Orta dereceli okullarımızda başarısızlığın nedenleri” üzerinde bir sempozyum düzenlenmiştir. Kuşkusuz böyle bir konu üzerinde konuşmaya eğitimciler çağrılır. Önemli olan sorunun nasıl bir sırayla ortaya konacağı, dinleyicilere sunulacağıdır. Bunun için de sorundan çözüme yöntemi izlenir genellikle. Sözgelişi böyle bir konuda şu türden bir sorunsal sıra izlenebilir:
Birinci Konuşmacı: “Orta dereceli okullarda öğretimden beklenenler niçin gerçekleşmiyor?”
İkinci Konuşmacı: “Başarısızlığı etkileyen maddi nedenler giderilirse verim artar mı?”
Üçüncü Konuşmacı: “Ders saatlerini artırma, verimi olumlu yönde etkiler mi?”
Sempozyum, başkanın kısa bir sunuş konuşmasıyla açılır. Ardından sırasıyla birinci, ikinci, üçüncü konuşmacı konuşmasını sunar. Son konuşmadan sonra toplu tartışma yapılır. Başkan, konuyu özetleyip sonuçları birleştirerek sempozyumu kapatır.
Sempozyumun Özellikleri:
1- Bilimsel içerikli toplantılardır.
2- Konuşmacılar alanında uzman kişilerdir.
3- Sanat, siyaset, bilim, dil vb. güncel bir konu üzerinde tartışmalar yürütülür
4- Katılımcı sayısı sınırlıdır. Genellikle 3 ile 6 arasında değişir.
5- Sempozyum öncesi konu ilan edilir. katılımcılar belirlenen sürede konu hakkında özgün bir (konuşma) makale hazırlar. Konuşma metinleri bir seçici kurul tarafından incelenir. Seçici kurul sempozyum katılımcılarını belirler.
6- Konuşmalar sürelidir. Konuşmaların sonunda dinleyici soru sorabilir.
7- Halka açık tartışmalar olmasına rağmen katılımcılar genellikle eğitim - öğretim sınıfındandır.
8- Konuşmalarda nesnel bir dil kullanılır.
Sempozyum metinlerinin özellikleri
Sempozyum metinleri bir seçici kurul tarafından incelenir. Metinler makale niteliği gösterir. Farklı meslek dallarında sempozyum metinleri belge olarak kullanılabilir. Metin yazarı daha önce belirlenen konunun hiç değinilmeyen bir yönüne ışık tutar. Sempozyum metinleri özgün olmalıdır. Sempozyum metinlerinde dil sade, açı ve anlaşılır olmalıdır.
Sempozyum nerede düzenlenir?
Sempozyumlar yaygın bir şekilde üniversitelerde düzenlenir.
Sempozyumlarda başkanın işlevselliği diğer konuşma türlerine göre daha azdır. Konuşma sıralarının düzenlenmesinde görev alırlar.
Sempozyum Örneği:
…
Elbette Dede Korkut Hikayeleri anlatıldığı dönemin belli şartlar içerisinde eğlence unsuru idi. Yalnız eğlencenin ötesinde anlatanın ifade tarzı ondaki estetik hazzın dinleyenlere tattırılması anlamını da taşımış olmalıdır. Fakat öyle sanılır ki bu eserler bu ikisinden daha önemli olmak üzere birer eğitim malzemesi olarak da kullanılmışlardır. Çünkü hikâyelerin birçoğunda kahramanların kahramanlık başta olmak üzere pozitif moral değerlere özendirildiği görülmektedir. Kahramanların tavırları, tepkileri, yaşama biçimleri, beğendikleri veya karşı çıktıkları hep idealize edilmiş bir biçimde aktarılmakta ve bu aktarma işi çoğunlukla farkında olmadan dinleyenleri de şekillendirmektedir.
Hikâyeleri sadece bu yönüyle ele alıp onları, ideal olanı vermeye çalışan bir soyutlama olarak görmek de pek doğru değildir. Çünkü bazı hikâyeler ideal olanı yaşatma ve öne çıkarma anlayışının ötesinde entrikalar da taşımaktadır. Söz gelişi Dirse Han Oğlu, Boğaç Han boyunda, Boğaç Han’ı kırk arkadaşının tahrik ettiği ve onu babası ile karşı karşıya getirdiği görülmektedir. Nitekim bunun sonucunda da Dirse Han yine bu hırsına kapılmış kişilerin yönlendirmesi ile oğlunu arkadan vurmaktadır. Yani bütün bunlar hikâyelerin sürükleyici bir entrika anlayışını da taşıdığını ve onların bu yön ile de günümüz şartlarına kolay taşınabileceğini göstermektedir.
Dede Korkut Hikayeleri’nin bir başka potansiyeli de hayvan sevgisi ile tabiat ve çevre sevgisi unsurları taşıyan anlatımlarının bulunmasıdır. Elbette atlı göçebe medeniyetinin yaşam tarzını taşıyan bu hikâyelerde atın öne çıkartılması ve ona övgüler dizilmesi son derece doğal bir gelişmedir. Bu nedenle de birçok yerde ata methiyeler dizilmektedir. Mesela: