TİYATRO TÜRÜ VE ÖZELLİKLERİ
Tiyatro Nedir?
Tiyatronun Özellikleri
Tiyatro Türleri
Öyküler, romanlar gibi tiyatro da insan yaşamından, insanların çevresiyle olan ilişkilerinden kesitler sunar bize. Bunu sözle, yazarın ağzından değil de eylem (hareket) içinde verir. Bu yönden diyebiliriz ki tiyatro yapıtı, insanların yaşamından seçilmiş belirli olay, olgu, durum ve ilişkilerin eylem içinde, oyuna dönüştürülerek yansıtılmasıdır. Buna tiyatro, sahne eseri ya da oyun adı verilir. Bunun dışında sahne eserlerinin oynandığı yer, yapı anlamına da kullanılır tiyatro sözcüğü. Üçüncü anlamı da, oyunları sahneye koyma, oynama sanatı demektir.
Tiyatro hem söz hem de eylem sanatıdır. Tiyatro yapıtını oluşturan öğeler bu iki ana nitelik doğrultusunda biçimlenir. Öğelerin başında dramatik olay ya da olaylar zinciri gelir. Bunu oluşturan da kişilerin kendileriyle ya da çevreleriyle çatışmasıdır. Bu çatışmaya oyunu yönlendiren eylem diyoruz. Oyunda düşünceler, duygular dümdüz sunulmaz. Eyleme dönüştürülerek verilir. İzleyici (seyirci) kendini böyle bir eylem içinde duyumsayarak iletiyi alır, yaşantı kazanır.
Dramatik örüntü ya da olaylar dizisini oluşturup geliştiren de oyun kişileridir. Oyun yazarı, bu kişileri doğal ve toplumsal çevreleri içinde verir. Onları, çevresinden soyutlamaz. Bunun için de insanları ya ortak ve genel özellikleriyle çizmeye çalışır; (Romanda olduğu gibi tiyatroda da buna tip denir.) ya da insanları değişik yönleriyle, ayrıntılı gerçeğiyle (karakter) olarak ele alır. İster tip biçiminde, ister karakter biçiminde yansıtılsın, tiyatro yapıtında kişiler sürekli hareket durumundadır.
Tiyatroda Dekor
Dramatik olay ve olaylar dizisi, kişiler dışında bir başka ana öğe de dekordur. Gösterilenlerin geçtiği yeri, doğal ve toplumsal çevreyi oluşturmaya yarayan eşya ve nesnelerin bütünüdür dekor. Eşya ve varlıklar süsleyici amaçla konmaz tiyatro yapıtına; gerçeklik duygusu yaratma amacına yöneliktir dekoru oluşturan nesneler.
Tiyatronun Bölümleri
Geleneksel olarak tiyatro yapıtlarının, yani oyunların yapısı üç bölümden oluşur: Serim, düğüm, çözüm. Serim bölümü yapıtın girişidir. Konu, kişiler, kişilerin birbirleriyle ilişkileri bu bölümde tanıtılır. Düğüm bölümünde dramatik örüntü ya da çatışma giderek doruk noktasına çıkar. Kişilerin birbirleriyle çatışmaları, tutku, dilek ve özlemleri keskinleşip yoğunlaşır. Olayın akışı izleyicinin merakını uyandıracak bir biçim kazanır. Sonuç bölümünde ise izleyicilerin merakı ağır ağır giderilir, olaylar ve kişiler arasındaki çatışmalar giderek uzlaşmaya dönüşür, daha doğrusu düğüm çözümlenir.
Tiyatroda Perde ve sahne Nedir?
Tiyatro yapıtının bölümlere ayrılışına perde denir. Yapıtlar çoğu kez bir perdelik, iki perdelik, üç perdelik gibi adlandırmalar ile anılır. Bunun gibi tiyatro yapıtında her perde, olayın akışı gereği kişilerin bir araya gelmesi, tekrar ayrılması biçiminde bölümlere ayrılır. Bu bölümlerin her birine “meclis” denir. Tiyatroda ana bölümlerin her biri perde, bunun dışındaki küçük bölümler ise sahne olarak adlandırılır. Bu tanımdan hareketle perde sahneye göre daha büyük bölümleri ifade eder.
Tiyatronun Özellikleri
1- Tiyatro bir seyir sanatıdır. Tiyatrolar okunmak için değil oynanmak için yazılır; fakat bazı eserler oynanmaya elverişli olmadığı için sadece okunur. Tiyatro oyunları okunabilir; ama okurda oynandığındaki kadar güçlü bir etki bırakamaz,
2- Tiyatro metinlerinde dil günlük konuşma diline yakındır. Böylelikle eserin inandırıcılığı artırılır.
3- Tiyatroda oyun kahramanları bulundukları sosyal duruma göre konuşturulur.
4- Tiyatroda konuşma birlikleri (replik) kısa tutulur. Bunun sebebi uzun konuşmaların ezberlenmesinin oldukça güç olmasıdır.
5- Tiyatrolar her konuda yazılabilir.
6- Tiyatro metinlerinde her ayrıntı anlatılmaz. Söz ile eylem birlikte sunulur. Böylelikle betimlemeye ihtiyaç duyulmaz. Tiyatroda betimleme dekor aracılığı ile yapılır.
7- Tiyatroda olay örgüsüne dramatik örgü denir.
8- Tiyatroda başarı sadece metne bağlı değildir. Oyuncuların yetenekleri oyunların başarılı olmasında en az metin kadar etkilidir.
Tiyatro Türleri
Roman nasıl kendi içerisinde konularına ve yapısal özelliklerine göre birtakım alttürlere ayrılmış, ayrı ayrı adlarla adlandırılmışsa tiyatro için de aynı durum söz konusudur. Bunları kısaca görelim:
Trajedi: Tiyatronun doğuşundan bu yana sürüp gelen ana türlerden biridir. Konusu önemli ve soylu kişilerin yıkımı, başlarına gelen felaketler ya da yazgılarının ters dönüşüdür. Bu anlamda çokluk işin içine olağanüstü varlıklar girer. Bunlarla (krallar, soylular, eski Yunan’da Tanrılar) çevreleri arasındaki çatışma izleyicide korku, ürkü ve heyecan yaratır. Dil, günlük konuşma dilinin doğal kalıpları içinde kullanılmaz. En öfkeli anlarında bile kişiler bayağı, çirkin sözlerden kaçınırlar; ağırbaşlı, soyluca bir dil kullanırlar. Öte yanda manzum oluş, yani düzyazıyla yazılmayış bu türün belirleyici özelliklerindendir. Anlatımda üç birlik kuralına (olayda, zamanda, yerde birlik) uyulur.
Üç Birlik Kuralı:
Bu, şu demektir: Olay tektir, ikinci bir yan olay yoktur. Olay nerede başlarsa orada biter; dekor yönünden de bir değişme olmaz. Olaylar 24 saatlik bir süre içinde başlayıp biter. Genellikle beş perde olur. Kişiler kısa konuşmalar yerine, tiyatro dilinde tirat dediğimiz uzun konuşmalarla duygu ve düşüncelerini dile getirirler. Öte yandan tüm ölümler, öldürmeler, kan dökme ya da cana kıymalar izleyicinin gözü önünde değil, perdenin arkasında geçer. Bunu genellikle izleyicilere bunlara tanık olmuş biri anlatır.
Geleneksel anlamda trajedi (ağlatı) artık bugün yazılmıyor. Bunun yerine acıklı olay ve olguların ağır bastığı oyunlar yazılıyor ki bunlara da dram deniliyor. Kuşkusuz dram da kendi içinde “melodram”, “romantik dram”, “feeri ya da düşsel piyes” gibi çeşitli biçimler içinde görülmüş, bu adlarla da türlere ayrılmıştır.
Komedi (Güldürü):İnsan yaşamının gülünç yanlarını alaylı bir tutumla sahnede sergileyen, güldürücü ve neşeli oyun biçimine verilen addır komedi. Dil, kişiler, yaslandığı olay ve olgular yönünden trajediden ayrılır.
Komedinin de kendi içinde birtakım alt türleri vardır: Kişilerin duyguları, alışkanlıkları, davranış biçimlerini sergileyenlere “karakter komedisi” denir. İnsanların içlerindeki çok kaba ve bayağı duyguları işleyip güldürücü bir tonla yansıtanlara “grotesk” (gülünç) adı verilir. Salt güldürme amacını güden, olaylar ve olgular arasında neden-sonuç ilişkisi ya da mantıksal bir düzen gütmeyen komedilere “vodvil”; olayları abartılı biçimde ele alan ve bu abartmaların verdiği tuhaflıklar aracılığıyla güldürmeye yönlenenine “yergi komedisi”; olaylar ve durumlar içerisinde insanları iğneleyici biçimde yeren, kişileri, yaşanılan siyasal ve toplumsal olayları taşlayan biçimine de “satir” diyoruz.
Dram: Hayatın hem acıklı hem gülünç yanlarını bir arada sergileyen tiyatro oyunlarına dram denilmektedir. Dram tabiri edebiyatımızda yanlış biçimde acı ve hüzün dolu eser anlamında kullanılmaktadır. Halbuki dram tabiri göstermek, yansıtmak, hayatı olduğu gibi sergileyen eser anlamlarında kullanılır.
Dram türünün özellikleri
1- Üç birlik kuralın uyma zorunluluğu yoktur.
2- Hayattaki her türlü acıklı ya da komik olaylar birlikte anlatılır.
3- Olaylar için belli bir zaman sınırlaması bulunmaz. Tarihin her döneminde ya da günlük hayatta yaşanan olaylar anlatılabilir.
4- Her kesimden insan kahraman olarak anlatılabilir.
5- Vurma, yaralama gibi çirkin kabul edilen olaylar sahnede sergilenebilir.
6- Perde ve sahne sınırlaması yoktur.
7- Şiir ya da düz yazı biçiminde yazılabilir.
Epik Tiyatro:Tiyatro türünün gelişiminde yeni bir halkadır Geleneksel tiyatroya ve onun yöntemine karşı çıkan bir tiyatro biçimidir. Şöyle ki, epik tiyatro, dekora, oyuncuların oynadığı rolleri gerçek yaşamdaymışçasına oynamaya, izleyicilerin (seyircilerin) oyuna kendilerini kaptırarak sahnede anlatılanlarla özdeşleşmesine karşı çıkar. Sürekli olarak izleyicilere sahnede gördüklerinin bir oyun olduğunu, buna kapılmamak gerektiğini anımsatır. Bunun için ara oyunlara, korolara, resimlere oyunun yapısı içinde yer verir. İzleyicilere sorular yönelterek onların ilgilerini diri tutar. Eleştirel bir tavır geliştirmeye çalışır izleyicide.
Müzikli Tiyatro:Müzikle oyunun iç içe bulunduğu bir türdür. Hem oyuna özgü öğeler, hem de bir orkestra vardır; orkestra olmadan böyle bir oyun sahneye konamaz. “Opera”, “Operet” gibi biçimler de müzikli tiyatro içerisinde yer alır.
Klasik Türk Tiyatrosu için bakınız…